Ergenlik dönemi 12 yaş civarlarında başlayan ve çocuğun bağımsız bir birey olarak kimlik
arayışına girdiği yoğun bir keşif dönemidir. Bu dönemde çocuğun cevap aradığı en önemli
soru: “Ben kimim?” sorusudur. Bunun cevabını aramak için bir dizi denemeler yapar ve
kendine en uygun kimliği bulmaya çalışır.
Bir birey olarak kendini kabul ettirmek isteyen çocuk, kendi doğrularıyla hareket etmek ve
bunun sonucunda attığı adımların desteklenmesini ister. Bu nedenle bu dönemde aile içi
iletişim çatışmaları çok sık görülür. Sağlıklı bir iletişim kanalıyla bu çatışmaları en aza
indirmek mümkündür.
Ergen çocuğumuzla sağlıklı iletişim kurmak için neler yapabiliriz?
Empati Kurun!
Bu dönemde çocuk anlaşılmak ister. Kimsenin onu anlamadığını düşünüp sürekli olumsuz
tepkide bulunur. Bu noktada “seni anlıyorum” mesajı vermek çok etkili olacaktır. “Nasıl
düşündüğünü anlıyorum. Nasıl hissettiğini anladım.” gibi cümlelerle aranızdaki ilişkinin
kuvvetlenmesini sağlayabilirsiniz. Bu, aranızdaki güven ortamını geliştirir ve çocuğun
duygularını daha rahat ifade etmesini sağlar. Onu küçümseyen, sorunlarını önemsemeyen bir
dinleme ve tepki verme şekli çocuğu sizden uzaklaştıracaktır.
Beden Dili ve Göz Teması
Konuşurken göz teması kurduğunuza emin olun. Ergenlerle iletişimdeyken çocuğun gözlerine
bakmak, onun seviyesine inerek onu dinlemek güven ortamı oluşturur.
Özellikle tartışma durumlarında mola yöntemini kullanın. İki tarafın da yüksek sesle ve sert
bir tavırla yaptığı konuşma olumlu sonuçlanmayacaktır. Bu nedenle “Şu anda gergin
olduğunu anlıyorum. 10 dakika sonra sakinleşince tekrar konuşalım.” diyerek iki tarafın da
sakinleşmesi için zaman tanıyın. Moladan sonra konuşurken karşı karşıya konuşmamaya özen
gösterin. “V” şeklinde 45 derecelik bir açıyla iletişimi sürdürün.
Bütünsel Dinleyin
Çocuk sizinle bir durum paylaşırken tüm benliğinizle onu dinlediğinize emin olun. Yemek
yaparken, telefonla ilgilenirken vb. durumlarda çocuğu dinlemek, çocukta “Beni tam
anlamıyla dinlemiyor.” hissiyatına sebep olacaktır. Bu nedenle o anda meşgulseniz “Şu anda
meşgulüm ama 10 dakika sonra seni daha uygun bir şekilde dinleyeceğim.” şeklinde bir
açıklama yapabilirsiniz. Çocuk onu tam olarak dinlediğinizi anladığında daha rahat olacak ve
daha açık paylaşımlarda bulunacaktır.
Çift Yönlü İletişim Kullanın
İletişimin çift yönlü olmasına özen gösterin. Sürekli anne-babanın konuştuğu, çocuğun ise
dinlediği bir ortamda çocuk, fikirlerine önem verilmediğini hisseder. Karşı tarafın otorite
olduğunu fark eder ve özellikle ergenlik döneminde bu duruma iki farklı tepki verir. Ya
yüksek tepkiler vererek bir çatışma ortamı oluşturabilir, ya da uyarı sağırlığı yaşayabilir.
Uyarı Sağırlığı Nedir?
Sürekli tek yönlü bir iletişimin olduğu aile ortamlarında özellikle iletişim biçimi yargılayıcı,
akıl verici ve sürekli uyaran şekildeyse çocuk bir süre sonra bu uyarıları duymamaya ve
açıkçası takmamaya başlar. Söz gelimi bir kulağından girer, diğer kulağından çıkar. Aynı
uyarıları defalarca dinleyen çocuk için bu uyarılar artık bir anlam ifade etmez ve hiç tepki
vermemeyi, dinlememeyi tercih eder.
Genelleme Yapmayın! Duruma tepki gösterin.
Yaşadığınız olumsuz bir durumla ilgili olarak “Sen zaten hep böylesin, her zaman aynı şeyi
yapıyorsun!” tarzı etiketlemelerden kaçının. Çocuğu sürekli genel yargılarla eleştirmeniz bir
zaman sonra çocuğun kendini o olumsuz etikete yapıştırmasına sebep olur. Çocuk kendini
öyle görmeye başlar ve bu durumdan kurtulması uzun zaman alabilir. Bu nedenle yalnızca o
anda bulunan duruma tepki vermeniz çok önemlidir.
Tutarlı Olun!
Çocuk eğitiminde tutarlılık en büyük anahtarlardan biridir. ‘’Ergenlerle İletişim’’ döneminde
zaten kendi içinde bir karmaşa yaşayan çocuğa tutarsız bir şekilde yaklaşılırsa çocuk anlamsız
tepkiler verebilir. Özellikle çocuğa “hayır” derken çocuk bunun gerçek bir hayır olduğunu
hissetmelidir. Eğer çocuk ‘’hayır’’ dediğiniz bir durumu ısrarları sonucu ‘’evet’e’’
çevirebiliyorsa burada bir tutarsızlık söz konusudur ve çocuk her defasında daha fazla ısrar
etmeye başlar, istediğini elde edene kadar da ısrarları bitmez.
Anne-baba arasındaki tutarlılık da çok önemli ve gereklidir. Bir olay karşısında annenin
farklı, babanın farklı bir tepki vermesi çocukta karmaşaya yol açar. Bu durumda çocuk kendi
isteklerini yapan ebeveyni kendine daha yakın hisseder ve engelleyen ebeveyne karşı olumsuz
bir tutum geliştirir. Olayın doğruluğunu veya nasıl olması gerektiğini düşünmez. Sadece o an
ihtiyacını karşılayan ebeveyn onun için daha “iyi” konuma geçer. Anne-babanın tutarlı ve
ortak karar vermesi çocuğun karmaşa yaşamasına ve anne-baba arasında dengesiz bir durum
oluşmasına engel olur.
Ergenlik; zor ve bunalımlı bir dönem olmasına rağmen çocuğun çok hızlı gelişim gösterdiği,
hayata hazırlandığı ve geleceğiyle ilgili en önemli adımları attığı harika bir dönemdir.
Ergenlerle iletişimde doğru iletişim çok önemlidir ve çocuğun doğru yol alması için çok
gereklidir.
Hepinize iyi iletişimler!
Niket ÇELİK
Eğitim Koçu
Instagram: @cocuksaegerherseyedeger