Vantrolog/Vantrilok Sanatı Nedir?
Dünyanın en eski sanatlarından biri olan bu karından konuşma, sesin başka birinden geldiğini düşündürtme sanatını icra eden kişilere vantrolog veya halk arasında vantrilok da denilmektedir. Vantrilok sözcüğü Latince “Venter (karın)” ve “Loquor (konuşmak)” sözcüklerinden türemiştir. Bu kişiler sanki kendi seslerini kullanmadan, konuşmadan, ikinci bir kaynaktan ses çıkartma yeteneğine sahiptirler. “Karnından konuşanlar” diye de anılmakta olan vantrologlar, kendi normal seslerini kullanmalarından başka ikinci bir ses daha çıkartabilmektedir. Gırtlaklarında bulunan bir anormallikten kaynaklanan bu durum sayesinde, iki farklı ses çıkartarak karşısındaki insanlara farklı iki kişi konuşuyormuş izlenimi uyandırırlar.
Vantrolog sanatı, bir vantrolog kuklayı oynatıp seslendirerek icra edilir. Vantrologlar tiyatro ya da kukla gösterileri esnasında farklı seslerini kullanarak izleyicilerde büyük ilgi ve şaşkınlık uyandırırlar. Son zamanlarda ülkemizde de yapılan yetenek yarışmalarında vantrolog gösterileri fazla yer almakta ve ilgiyle izlenmektedir.
Vantrolog Olabilir Miyim?
Bu sanatı icra edebilmek için her şeyden önce yeteneğe sahip olmalısınız. Bu nedenle bu sanata yoğunlaşmadan önce dudaklarınızı hiçbir şekilde oynatmadan konuşup konuşamadığınıza bakmalısınız. Özellikle de “B, F, M, P, V” harflerini dudak oynatmadan söyleyebilmeniz son derece önemlidir. Çünkü bu sayede kabiliyetinizin boyutu ortaya çıkar.
Bu yeteneğe sahip olmayan birinin bu sanatı icra etmesi son derece zordur. Ayna karşısında düzenli olarak dudak oynatmadan konuşma alıştırmaları yapmak da faydalı olacaktır. Şahsen ben o şekilde kendimi geliştirdim ve kuklam Masal’ı konuşturdum. Masal ile ben birlikte bir bütün olduk. Sanki onu seslendiren ben değil de Masal, kendi kendine konuşuyormuş gibi hissettiğim de oluyor. Masal ile konuşmalarımız genelde doğaçlama oluyor ve Masal’ın sözleri bir anda ağzımdan çıkıveriyor. Böyle olması izleyenler açısından daha keyifli, eğlenceli ve komik oluyor.
Vantrologların aynı zamanda iyi bir kukla oynatıcısı olması, yapılacak gösterilerin daha da keyifle izlenmesine, sahne gösterilerinde kendilerine daha geniş kareografi hazırlamalarına yardımcı olacaktır. Bu nedenle iyi bir vantrolog aynı zamanda iyi bir kukla oynatıcısı da olmalıdır, diyebiliriz. Vantrolog sanatında kuklaları konuşturduğumuz için yetişkinlerin aksine çocukların ilgisini daha çok çekiyor. Okul öncesi dönemde kuklanın önemi büyüktür. Üstelik kuklalar yoluyla çocuklara daha çok şey öğretiyoruz ve bu öğrendikleri bilgiler daha da kalıcı hale geliyor.
OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE KUKLALARIN ÖNEMİ
Kuklalar okul öncesi eğitim döneminde çocuk gelişimi açısından büyük öneme sahiptir. Çocuklar kuklayı bir oyun gibi algıladıkları için öğretim sürecine katılımları çok daha etkili olur. Kuklalardan serbest zaman etkinliklerinde yemek, uyku, tuvalet alışkanlıkları kazandırmada yararlanabiliriz. Kuklalar aracılığıyla daha çok duyuya hitap ederiz. Bu da anlatılanları, kuralları hatırlamaları ve içselleştirmeleri açısından daha kolay olur. Kendilerinin zihinlerinde canlandırdıkları bir kuklayı seslendirmeleri sembolik olarak düşünmeleri anlamına gelir. Bu da bilişsel gelişime katkı sağlar.
Canlı olmayan bir durumu canlandırmak okul öncesi dönem çocuğu için aslında bir oyundur, çocuklar kukla ile oynayarak öğrenirler. Bu oyunlar okul öncesi çocuğa somut örnekler sunar. Bu dönem birçok davranışın kazanımı açısından yoğun, yaratıcılıkların ise oldukça yüksek olduğu bir dönemdir. Oynadıkları oyunlar ile sembolik nesne kullanımlarında ne kadar yaratıcı olduklarını görebiliriz. Çocuklara sunulan farklı kukla karakterleri, onların hayal dünyalarını görmemize olanak sağlar. Kukla oyunlarını izlerken çocuklar yeni kelimeler öğrenirler ve öğrendikleri kelimeleri hangi durumlarda kullanıldığına ilişkin düşünceleri gelişir.
Kukla ile çocuğun dahil olduğu etkinliklerde;
- Çocuk konuşma dilini akıcı, anlaşılır bir şekilde kullanma, kendisini rahat ifade etme becerisi kazanır.
- El göz konsantrasyonu ile çocuğun motor becerilerinin gelişmesine yardımcı olur.
- Çocuklara duygu ve düşüncelerini ifade etme becerisi kazandırır. Mutluluk, üzüntü, korku, şaşırma ve kızgınlık gibi duygular ile oluşan yüz ifadeleri arasında ilişki kurar.
- Çocukların grupla birlikte çalışma, dinleme, diğer kişiler ile ilişki kurma, paylaşma, sorumluluk alma gibi sosyal ilişkilerini güçlendirir.
- Çocuklar kukla karakterini oynatırken kendini o karakterin kimliğine sokarak onun gibi düşünüp hissetmeye çalışır. Bu da empati becerisini güçlendirir.
- Kuklalar çocukları eğlendirir, neşelendirir, hoş vakit geçirmelerini sağlarken zaman zaman duygulandırır ve düşündürür.
- Çocuklara paylaşmayı, beden dilini, sesini kullanmayı kuklalar sayesinde verebiliyoruz.
- Çocuklar olayları ve davranışları taklit ederek, aslında öğrenmenin bir basamağını gerçekleştirmiş olur.
- Çocuklar olaylara farklı bakış açısı ile bakabilir ve bu sayede çok boyutlu düşünme becerileri gelişir.
- Çok boyutlu düşünme becerisi gelişir.
Esra TURAN